Metin, B2B e-posta pazarlama ölçütlerinin sınırlamalarını ele alıyor ve pazarlamacıların bu ölçütlere aşırı güvenmelerinin performanslarını yanlış değerlendirmelerine neden olabileceğini vurguluyor. Dış ölçütlerin, stratejik ve taktiksel hatalara yol açabileceği belirtiliyor. Makale, pazarlamacıların dış ölçütlere daha az bağımlı olmaları gerektiğini ve bunun yerine daha doğru ve içsel ölçütlere odaklanmalarını öneriyor.
Dış ölçütlerin risklerini azaltmak için, pazarlamacıların en doğru ölçütleri elde etmeleri gerektiği belirtiliyor. Bu, e-posta hizmet sağlayıcısının sağladığı ölçütleri kullanarak, endüstri ve coğrafya bazında ayrıştırılmış ölçütlere odaklanarak ve benzer abone bastırma kurallarına sahip markalarla karşılaştırma yaparak sağlanabilir. Ancak, dış ölçütlerin içsel metriklerle karşılaştırıldığında genellikle elma ile armut karşılaştırması olduğu vurgulanıyor.
Dış ölçütlerin en iyi nasıl kullanılabileceği konusunda, bunların koruyucu kılavuzlar olarak kullanılabileceği, yıl ve ay bazında değişikliklerin izlenebileceği ve e-posta sağlayıcı değişikliklerinin etkisinin değerlendirilebileceği belirtiliyor. Bununla birlikte, en güçlü ve ilgili ölçütlerin içsel olanlar olduğu ve markaların kendi geçmiş performanslarını sürekli olarak aşmaları gerektiği vurgulanıyor.
Sonuç olarak, markaların hem içsel hem de dışsal ölçütlerdeki belirsizliği tanıması ve e-posta pazarlama metriklerini iş hedefleriyle ilişkilendirmesi gerektiği belirtiliyor. Bu makale, pazarlamacılar için önemli çünkü doğru ölçütleri kullanarak stratejilerini geliştirebilir ve iş sonuçlarını daha iyi bir şekilde yönlendirebilirler.
Kaynak: https://www.marketingprofs.com/articles/2025/53534/email-marketing-benchmark-limitations-b2b