Metin, yapay zekanın (YZ) marka anlatımınızı nasıl şekillendirdiğini ve bunun pazarlama profesyonelleri için neden önemli olduğunu ele alıyor. Myriam Jessier, markaların algoritmik ayak izlerini yönetmeleri gerektiğini vurguluyor, aksi takdirde YZ sistemlerinin markayı yanlış veya olumsuz bir şekilde tanımlayabileceğini belirtiyor. Bu durum, markaların YZ tarafından nasıl algılandığını ve temsil edildiğini kontrol etmelerini gerektiriyor.
YZ, arama motorları ve büyük dil modelleri (LLM’ler) aracılığıyla markanızın anlatımını yeniden şekillendiriyor. Geleneksel arama motorları artık sadece mavi bağlantılar sunmuyor; bunun yerine cevaplar, özetler ve içgörüler üretiyor. Bu sistemler, makaleler, blog yazıları, üçüncü taraf içerikler ve sosyal eğilimler gibi kaynakları sentezliyor. Markalar, YZ arama platformlarında nasıl temsil edildiklerini gerçek zamanlı olarak göremiyorlar ve bu da rekabetçi bir dezavantaj yaratıyor.
Marka anlatımı artık YZ ile birlikte oluşturuluyor. Pazarlama ekipleri, müşteriler, çevrimiçi topluluklar ve kamu verileri bu sürece dahil oluyor. Bu nedenle, stratejinizin YZ’nin yapılandırılmış verilerinizi nasıl yorumladığını, hangi kaynakları tercih ettiğini ve mesajınız ile YZ’nin versiyonu arasındaki boşlukları ele alması gerekiyor.
Pazarlama liderleri için bu, sadece teknik bir sorun değil, aynı zamanda bir iş riski. Yanlış temsil, otorite kaybına ve rekabetçi zayıflığa yol açabilir. Semrush Enterprise ve AI Optimization (AIO) gibi araçlar, markaların YZ odaklı arama ekosistemlerinde nasıl göründüğünü izlemelerine ve kontrol etmelerine olanak tanıyor. Bu, markaların tutarlı ve otoriter bir ses olarak tanınmalarını sağlamak için kritik öneme sahip.
Kaynak: https://www.semrush.com/blog/ai-shaping-your-brand-narrative/