Metin, markalaşma sürecinde yapay zekanın artan etkisini ele alıyor ve markaların kendi anlatılarını kontrol edebilmek için dört boyutlu bir model olan “Marka Kontrol Dörtgeni”ni tanıtıyor. Myriam Jessier, bu modeli kullanarak markaların yapay zeka tarafından nasıl algılandığını ve temsil edildiğini izlemeleri gerektiğini vurguluyor. Markalar, bilinen, gizli, gölge ve yapay zeka tarafından anlatılan marka katmanlarını yöneterek, yanlış temsil edilme ve güven kaybı risklerini azaltabilirler.
Bu makale, pazarlama alanında çalışan profesyoneller için önemlidir çünkü markalarının dijital kimliğini etkin bir şekilde yönetmeleri gerektiğini gösterir. Yapay zeka çağında, markaların yalnızca kendi oluşturdukları içeriklerle değil, aynı zamanda kullanıcılar ve üçüncü taraf kaynaklar tarafından nasıl algılandıklarıyla da ilgilenmeleri gerekir. Bu bağlamda, markaların düzenli olarak marka kontrol denetimleri yapmaları ve her bir katmanın kendine özgü dinamiklerini anlamaları önerilir.
Pazarlamacılar, bu bilgileri kullanarak markalarının yapay zeka tarafından nasıl temsil edildiğini izleyebilir ve gerektiğinde stratejilerini güncelleyebilirler. Ayrıca, yüksek otoriteli kaynaklarla işbirliği yaparak markalarının arama sonuçlarında ve eğitim verilerinde doğru bir şekilde temsil edilmesini sağlayabilirler. Semrush Enterprise ve AI Optimization (AIO) gibi araçlar, markaların bu süreçte daha görünür ve tutarlı bir anlatı oluşturmasına yardımcı olabilir.
Sonuç olarak, bu makale, pazarlama profesyonellerine yapay zeka çağında markalarını nasıl daha etkili bir şekilde yönetebileceklerini ve anlatılarını nasıl kontrol altında tutabileceklerini öğretir.
Kaynak: https://www.semrush.com/blog/brand-control-quadrant/
