Bu makale, ülke kodu üst düzey alan adlarının (ccTLD’ler) Google sıralamalarında nasıl bir avantaj sağladığını ve bu avantajın genel üst düzey alan adları (gTLD’ler) ile nasıl karşılaştırıldığını açıklamaktadır. Gary Illyes, SEO Office Hours podcast’inde bu konuyu ele almıştır.
ccTLD’ler, belirli bir ülkeye yönelik alan adlarıdır ve örnekler arasında .de (Almanya), .in (Hindistan) ve .kr (Kore) bulunur. Bu alan adları belirli bir dili değil, belirli bir ülkenin internet kullanıcılarını hedefler. Google, bazı ccTLD’leri genel üst düzey alan adları (gTLD’ler) gibi değerlendirebilir. Örneğin, .io teknik olarak bir ccTLD’dir ancak kullanım şekli nedeniyle Google bunu genel bir gTLD gibi değerlendirir.
Gary Illyes, yerel alan adlarının (örneğin .kr) genellikle daha iyi performans gösterdiğini çünkü Google Arama’nın kullanıcıya yerel içeriği teşvik ettiğini belirtmiştir. Belirli bir ülkede daha iyi sıralama elde etmek isteyenler için en iyi uygulamalardan biri, o ülkeye özgü bir alan adı kaydetmektir. Bu, Google’ın bu tür sitelere diğer sitelere göre bir sıralama avantajı sağlamasına neden olur.
Ancak, Gary ayrıca dil hedeflemenin alan adından daha fazla etki yarattığını belirtmiştir. Bir sitenin dili, kullanıcının sorgu diliyle eşleştiğinde, bu durum alan adından daha fazla etki yaratır. ccTLD kullanmanın bir başka avantajı da, kullanıcıların bu tür alan adlarına daha fazla güven duymasıdır. Örneğin, Kore’deki bir kullanıcı .kr alan adının kendisi için özel olarak tasarlandığını düşünebilir.
Bu bilgiler, pazarlama alanında çalışanlar için önemlidir çünkü belirli bir ülkede daha iyi sıralama elde etmek ve kullanıcı güvenini artırmak için ccTLD’lerin nasıl kullanılabileceğini anlamalarına yardımcı olabilir.
Kaynak: https://www.searchenginejournal.com/google-confirms-ranking-preference/522477/
